Kilis'te Gezilecek Yerler

Oylum Höyük
Geç Kalkolitik Çağ’dan başlayarak günümüze kadar kesintisiz yerleşimin var olduğu, Bereketli Hilal coğrafyasının kuzeybatısında yer alan Oylum Höyük, boyutları itibariyle Güneydoğu Anadolu bölgesinin en büyük höyüklerinden birisidir.
Oylum Höyük taban boyutları itibariyle 460x320 metre boyutlarındadır. Kuzeyde 22 metrelik; güneyde ise 37 metrelik iki yükselti ile bunları birbirine bağlayan bir boyundan oluşur.
Oylum Höyük; doğu-batı yönünde Fırat Vadisi ile Amik Ovası; kuzey-güney yönünde ise Kuzey Suriye ile Anadolu Platosu arasındaki kesişme noktasında yer alır. Tarih öncesi dönemlerde Kilis Ovası'nın ılıman iklimi ve verimi Tunç Çağı'nda coğrafik konumu nedeniyle Oylum Höyük ‘ün de yer aldığı bu bölge merkez konumundadır. Höyüğün batısında bugün kurumuş durumda ancak yağışlı mevsimlerde çok düşük su seviyesine sahip Akpınar Deresi bulunmaktadır. Höyüğün güney yükseltisi üzerinde Hz. Muhammed’in kâtibi olduğu söylenen Yusuf İzzeddin'in özellikle Nisan- Mayıs aylarında kurban kesilerek ziyaret edilen bir yatırı bulunmaktadır.
Höyük’ün yakınından geçen Akpınar Deresi, Akdeniz’e dökülen Asi Nehri'nin bir kolu olup bu nehir ile Basra Körfezi'ne dökülen Fırat Nehri arasında akmaktadır. Burası aynı zamanda Mezopotamya ve Akdeniz’deki eski uygarlıkların toplandığı kültürel bir bölgedir.

Ravanda Kalesi
Ravanda Kalesi, Kilis’in 24 kilometre kuzeybatısında, Polateli İlçesi'ne bağlı Belenözü (Ravandan) Köyü sınırları içerisinde yer almaktadır. Afrin Çayı’nın doğusunda oldukça geniş bir görüş açısına sahip olan kale, yüksek konik bir tepe üzerine kurulmuştur. Kaleye ait yapılar zirvedeki düzlük bir alan üzerindedir. Surlar ve birbirinden farklı uzaklıklarda bulunan, köşeli ve yarım yuvarlak biçimli burçlarının bir kısmı hala ayaktadır.

Talha Ve Zübeyr Türbesi
Türbe mimari kıymeti olmayan dam örtülü bir binadır, yakın zamanda tamir edilmiştir. İçeride betonla yenilenmiş 2 sanduka vardır. Halk tarafından Hz. Zübeyr ve Hz. Talha Türbeleri olarak adlandırılmaktadır. Evliya Çelebi Kilis'teki bütün ziyaret yerlerini, türbeleri yazdığı halde bu türbeyi yazmamıştır. Halep Vilayeti Salnamesi'nde Kilis’te Abdioymağı Mahallesi'nde Talha Hazretlerinin Merkadi vardır, Hz. Zübeyr’in yoktur. Zübeyr ve Talha Hazretleri her ikisi de cennetle müjdelenenlerdendir.

Şeyh Muhammed Bedevi Türbesi
Türbenin, XIV. yüzyılın ikinci yarısında yapıldığı sanılmaktadır. Şeyh Muahammed Rittali, Şeyh Muhammed Arabi adlarıyla da bilinen türbenin ait olduğu yapı kare planlı, dört kemerli ve üstü sivri kubbelidir. Doğu ve batı yönünde bir, güney yönünde iki penceresi vardır. İçeride, üstü yeşil bir örtü ile örtülmüş tahta bir sanduka bulunur. Sandukanın üstünde kimliğini belirtecek herhangi bir kitabe yoktur.

Şurahbil Bin Hasene (Şör Habil Hasene) Türbe Ve Zaviyesi
Mescid, zaviye ve türbeden oluşan mekan, kent merkezinin kuzeyindeki Karataş Tepesi’nin Demirciler Mahallesi’ndedir. Avlusuyla birlikte “28m x 24m” boyutunda dikdörtgen bir planı olanı bu tesiste ayrıca mutfak, kiler ve hücreler bulunmaktadır. Bu yapıların dışa bakan duvarlarında moloz taş, iç kısma yani avluya dönük duvarlar ile mescit, mescidin batısındaki eyvan ve türbede düzgün kesme taş kullanılmıştır.

Ulu Camii
Çokgen olan minare gövdesi sekizgen bir pabuç üzerinde yükselmektedir. Minarenin peteği ile külahı, bileziksiz gövdesi gibi yalındır. Âlemi bulunmayan minare, tek şerefelidir. Şerefe altı bindirmeliklerindeki mukarnaslarla peteğin üst kısmına ajur tekniğiyle yapılmış yıldız motifleri, yapının dikkat çeken süslemeleri arasındadır.

Şeyh Mansur Türbesi
Ak taştan yapılmış sivrice kubbeli bir binadır.7.30x7.30 metre ebadında bir yere kurulmuştur. Kapısı kuzeye açılır. Kıble tarafına iki, doğuya ve batıya birer penceresi vardır. Türbenin kubbesinin üstüne bir bayrak alemi dikilmiştir. Türbenin hiçbir yerinde ve yatırın sandukasında burada yatanın adını, ölüm yılını gösteren hiçbir kitabe yoktur.

Akıncı Konağı
Asıl adı 'Hacı Muhammed Efendi Konağı'dır. 1895 yılında Muhammed Efendi eşi Vuslat Hanım için yaptırmış olup, sonradan ayrılan bitişik yapı 'selamlık; bu ana binada haremlik olarak kullanılmıştır. Şimdi ki malikleri (sahipleri), Akıncı ailesi olduğundan dolayı Akıncı Konağı olarak anılmaktadır. Konakta 12 oda, 2 mutfak, 2 büyük salon, 2 mağara ve 2 su kuyusu bulunmaktadır.

Tekke Camisi / Tekye Camisi
Bazı kaynaklarda “Canbolad Camisi, Canboladiyye Camisi, Canboladoğlu Camisi” adlarıyla geçen cami “Canbolad Paşa Külliyesi’nin” merkez yapısıdır. Evliya Çelebi’nin “Canboladoğlu’nun padişahane (padişaha yakışacak) camii” sözüyle betimlediği bu caminin, vakfiyesindeki (vakıf senedi) adı, “Tekke Camisi"dir. Canbolad Bey, Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin hayranlarındandı; onun adına yaptırdığı tekkenin önüne bu camiyi yaptırmış ve “Tekke Camisi” adını vermiştir. Bu cami taşıdığı teknik özellikler yanında, görünüm itibarıyla da yöresindeki benzeri yapılardan farklı olup; yerel teknik uygulamaların dışında Osmanlı sanatıyla entegre olmuş nitelikler taşımaktadır.
Henüz yorum yapılmadı. İlk yorum yapan sen ol.